Schüssler hücre tuzu Silicea D12’nin organizmadaki implantları, kalp pillerini, vidaları, plakları, yapay kalça eklemlerini vb., çözdüğü çeşitli kaynaklar tarafından sıklıkla raporlanmaktadır. Bu nedenle, etkilenen hastaların Schüssler hücre tuzundan kesinlikle uzak durmaları yönünde öneriler alırlar.
Kurt Hickethier’e göre bu ifadeler geleneksel yüz teşhisi ile doğrulanamıyor! Bu durumda, Schüssler hücre tuzlarının etki şekli orantısız bir şekilde abartılmıştır. Dahası, bundan etkilenen insanlar, gereksiz yere güvensiz hale getirilir!
Schüssler hücre tuzu Silicea D12, çok yönlü görevleri arasında, bağ doku oluşumunu da içerir. Aynı zamanda, bağ dokuları arındırır ve birikintilerin yok edilmesini sağlar. Bu tür birikintiler örneğin urik asit kristalleri, morluklar, irin vb. olabilir, fakat aynı zamanda kıymıklar gibi daha küçük cisimler de olabilir.
Öte yandan, daha büyük yabancı cisimler örneğin implantlar Silika tarafından tehlikeye atılmazlar. Bu yabancı cisimler organizmada ciddi rahatsız edici faktörler olabilir. Burada Silicea, implantların, yapay kalça eklemlerinin, vb. ait olduğu daha büyük yabancı cisimleri içine alma ve kapsama görevini üstlenir. Sonuç olarak, Silicea D12 ‚ye teşekkür ederiz ve sayesinde, bu tür yabancı cisimler artık böyle büyük rahatsız edici faktörler değildir ve organizma bu yabancı cisimlerle başa çıkacak konumdadır. Her durumda, bu Schüssler hücre tuzu sayesinde gevşetilmeyecek ve çözülmeyecektirler!
Friedrich Depke
© by Friedrich Depke • Im Kirschengarten 8 • 56132 Kemmenau • Germany/Almanya